Canımız biraz yandı mı, bir düşünce sarar:”Doktora gitsek
mi gitmesek mi?”
Doktora gitmek: Sıra, tahlil, kan, iğne, ilaç, randevu…
Hastalığın ilk evrelerinde eşin dostun kullandığı
ilaçlarla iyileşmeye çalışılır. Acının doruğuna gelinceye dek doktora gitmek
ertelenir.
Gözlerini kapadığında, bunları gören kişinin işleri
hastanede bir türlü bitmez. Eksik işlemler, yanlış anlamalar yaşanır.
Kırmızılı Çocuk |
Kendini ister istemez koşullayan kişi, gözleri görmez;
kulakları işitmez olur.
Bizim deyimimizle: Hasta ya da hasta yakını kendini
işbirliğine kapatır.
Hasta sağlık çalışanı işbirliğini sağlayıp tedavi
süresince iletişimde olmalıdır.
Sağlık çalışanı olarak gözlemlediğim; konuları ve
önerileri sunacağım:
*Hastaneye gelmeden önce kendinize ve yakınınıza
(çocuklar da olmak üzere) olumlu telkinler veriniz:
“Yapılan tüm işlemler sağlığım içindir. Sağlık
görevlilerini dikkatle dinliyorum. İletişime açığım.” Gibi.
* Çocuklarınıza söz geçiremediğinizde:
‘Hemşire sana iğne yapacak.’ tarzında korkutmalarda
bulunmayın. Hastane korkusunu farkında olmadan çocuğunuza işliyorsunuz.
*Süregelen rahatsızlıklarınız varsa: ’Şeker, kalp, tansiyon,
alerji, hemofili, kemoterapi, diyaliz…’
hastasıysanız; kullandığınız ilaçları biliniz; yakınlarınızın da bilmesini
sağlayınız.
-Acil serviste, doktorunuz ya da sağlık çalışanı tedaviyi
bu yönde uygularlar. Müdahalede karşılaşılabilecek sorunlar ortadan kalkar.
-Tedavileriniz de hızlı iyileşme yaşanır.
*Bulaşma ihtimali bulunan hastalığınız varsa:
‘Hepatit, Aids, Tüberküloz ‘
Sağlık çalışanını bilgilendiriniz.
*Randevulu birimlerde, özellikle tahlil ve tetkik
laboratuarlarında (Biyokimya, Radyoloji
Ve Nükleer Tıp) size verilen saat orada bulunmanız gereken andır.
Verilen randevu
saatinde:
-İşlem öncesi hazırlıklar yapılabilir.( Örn: İlaç yapılıp
belirli süre içinde ilacın vücudunuza yerleşmesi beklenebilir.’gibi)
Tıp Tercihleri - Medikal Paylaşım |
-Belirli grup hastaların tespiti için randevu saati
verilmiştir.
*Hastayken insan bencilleşiyor. Yine de kendinizden ağır
hastaların olacağı ve bizim hemen o insanlara müdahale etmek zorunda olduğumuzu
kendinize hatırlatın. Aşağıda, anlattığım olay gibi niceleri yaşanıyor.
Trafik kazası, kafa
travması olan hastayı tomografi ünitesine alırken; takip kanser hastamızın :”
O, kuzu kuzu yatıyor. Sıra bendeydi.” diye bizimle tartışması acıydı.
En sonunda, beyin
cerrahı arkadaş isyan etti:
-Kadın, o ölüyor!...
*Size verilen belgeleri okuyun. Gerekliyse: Saklayın!
Dosyalayın.
Uzun süreçli tedavilerde, elinizdeki belgelere ihtiyaç
duyulabiliyor.
Okunmayan ve kaybedilen belgelerden hem sağlık
çalışanları hem de hasta stres içinde kalıyor.
*Bu da bizden bize bir iğne:
Bizler de hastalanıyoruz. Birbirimize burun kıvırarak, randevu
verip iptal edip –gerekçesi de- “siz zaten buradasınız.”diyerek ne birbirimizi
üzelim ne de tedaviyi /tetkiki erteleyelim.
Yapılan davranış hem etik değil hem de birbirimiz
hakkında yanlış düşüncelere giriyoruz.
Son cümlede:
Aşağıdaki fotoğraflarda: Sağlık
ekiplerinin, yüzünüzdeki gülümsemeyi yakalayabilmek için nasıl çalıştığımızı
belgelendirilmesidir.14 Mart Tıp Bayramı, buruk bir şekilde geçerken herkese sağlıklı günler dilerim.
Küçük Tebessüm |
Bir sağlık çalışanı olarak çok tskediyorum bu güzel paylaşımından dolayı canım.Sevgilerimle
YanıtlaSilBen de senin meslektaşın olarak Tıp Bayramını kutluyorum. Sevgilerimle.
SilAllah yardımcıları olsun sağlık çalışanlarımızın, gerçekten çok zor şartlar altında çalışıyorlar. Ayrıca sağlık çalışanlarımızın tıp bayramı kutlu olsun..
YanıtlaSilTeşekkür ederiz.
Silsağlık çalışanları malesef güzel ülkemde gerekli değeri görmüyor allah yardımcınız olsun gercekten işiniz zor laf anlatmak daha zor
YanıtlaSilAmin. En azından dinlemeye ve uygulamaya gönüllü insanlar sayesinde farkındalık artışı olur diye düşünüyorum. Teşekkür ederim.
SilGecikmeli olarak tıp bayramın kutlu olsun güzel kadın :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim, çılgın Şebo :)
SilVerem olmak çok kolay hele İstanbul'da :)
YanıtlaSilSağlıkçı olmak daha zor bu memlekette.:)
SilPerim ne güzelde anlatmışsın karşılıklı saygıyı.Sadece saygı duymayı ve sabretmeyi becerebilsek sorun kalmayacak,ha birde empati kurmayı.Bencilliği hayatımızdan silip atmalıyız artık.Bende tüm sağlıkcıların tıp bayramını kutlarım.Kim ne derse desin fedakar insanlarsınız.İşiniz insan,hiçte kolay değil yani.
YanıtlaSilSevgilerimi gönderiyorum sana :)
Sevgili Ayşegül teşekkür ederim. İnşallah, demek istiyorum da teknoloji ve konfor arttıkça garip bir şekilde sanki birbirimize tahammülümüz kalmıyor...
SilYa da benim şimdiye kadar gözlediğim durum bu.
Etrafimizda cok saglikci oldugu icin cok ilginc hikayeler duyuyoruz. Yuhhh bu kadarda olmaz dedigimiz oyle olaylar oluyormus ki!!! Allah sizlere sabir ve kolaylik versin diyorum.
YanıtlaSilHani bir soz vardir: allah size muhtac etmesin ama yoklugunuzu da gostermesin. (Iste bu bilinci yakalayabilsek sanirim isler daha kolay olacak)
ah yaa Allah ne eksik etsin ne muhtaç etsin. saygıyla sevgi dolu yıllar geçir mesleğinde canım. zorlukları çoktur tahmin ediyorum. geçmiş bayramın kutlu olsun ♥
YanıtlaSilNe güzel bilgiler, sağolasın
YanıtlaSilher zaman diyorum bir ülkenin geleceği o ülkenin eğitime,sağlığa ve adalete verdiği önemden geçiyor.eğitim,sağlık çalışanlarına kaliteli bir ortam ve yeterli ücret ödendiğini düşünmüyorum.çalışan sadece işini düşünebilmeli öyle rahat olmalı yani.ama ülkemizde çok zor!
YanıtlaSilbu anlamda çok güzel bir yazı olmuş perim.tebrikler..