Bahçeperim - Çay Bilgesi...

Pembe Ortancalar

Bildiğiniz üzere blogumda doğa, sağlık ana ekseninden hareket ederek yazılarımı yazıyorum. Çiçekler de onlardan biri. Şimdi, sizinle hem çiçeklerimi hem de internetten bulduğum bazı şiirleri paylaşmak istiyorum.

Bu sene; iki lale soğanı üç sümbül bir de zambak soğanı aldım. Zambak çok yavaş büyüyor. Hala ilk yapraklarında, İnşallah onun da benim için çiçek açtığını göreceğim. Onun da fotoğraflarını yayınlayacağım.

Bahar

Evde benimle yaşamaya çalışan hatta bana “umut” olan gülümün fotoğrafı, eski evde yetiştirdiğim ortancalarımın anısı olan fotoğraf ve diğer çiçeklerimin fotoğraflarıyla sizi baş başa bırakıyorum.

Kırmızı Sultan

Kırmızı Sultan: Önce taç yaprakları beyaz göründü. Ben, çiçeklerime anlamlar da yüklerim. Kendi kendime yakın zamanda iyi bir haber alacağımı düşündüm. Ertesi gün onu gördüğümde “kırmızı” olmuştu. İçimden bir dilek diledim. Bilirsiniz, kırmızı “tez” anlamına da gelir. Bana müjde getirdiğini düşündüğümden adını: Kırmızı Sultan verdim. Bu beyit sana yakışır:

Lâle-hadler yine gülşende neler itmediler

Servi yürütmediler goncayı söyletmediler

Orhan Veli

Orhan Veli Kanık’ın 13 Nisan da 100. Yaşı doluyor. Şiirin de sıradan yaşantılarında edebi bir dile girebileceğini ilk gösterenlerdendi. Onun bahar çocuğu –insanı- oluşundan dolayı yazdığı bir şiiri de sizle paylaşayım.

Baharın İlk Sabahları

Tüyden hafif olurum böyle sabahlar

Karşı damda bir güneş parçası

İçimde kuş cıvıltıları, şarkılar;

Bağıra çağıra düşerim yollara

Döner döner durur başım havalarda

Sanırım ki günler hep güzel gidecek

Her sabah böyle bahar;

Ne iş güç gelir aklıma, ne yoksulluğum.

Derim ki: “Sıkıntılar duradursun!”

Şairliğimle yetinir,

Avunurum.

Orhan Veli Kanık

İnsana biraz kanaat etmesini, biraz da kendi tesellisini kendisinin olacağını söylemiş değil mi?

Mor Yıldız

Mor Yıldız: İki mor sümbülümden bir tanesi daha koyuydu. Koyu olana “Mor Yıldız” dedim. Sizce de bir yıldız gibi görünmüyor mu? Polenlerini öyle bir etrafa saçmış ki güzelliğini –ışıltısını- devam ettirmeye çalışıyor. Aynı “yıldız tozu”  değil mi?

Mor “yükselme” olarak gördüğüm bir renk. Aynı zamanda “para” enerjisini indükler. Gerçekten, birkaç güzel şey yaşadım. İnşallah devamı gelir. Cemil Melih’ten birkaç dize buldum. Belki seversiniz.

Nur salar gülüşler bülbüller gibisin

Usum sen, dağım sen… Yamacım sen…

Raks eder sümbüller gibisin…

Sevişir bedenimde…

Melih Cemil.

Aşkın Haresi

Aşkın Haresi: İlkin küçücüktü, bir ara küseceğini düşündüm. İki gün sonra, onu pembeli ve beyaz gördüğümde –içimden bir his- “aşk dile” dedi. Ben de öyle yaptım. “Bekliyorum, seni ey seven.” diyelim.  Yahya Kemal çok güzel –zamanın ötesinden duymuş da- söylemiş:

Ya şevk içinde harab ol, ya aşk içinde gönül!

Ya lale açmalıdır göğsümüzde yahud gül..

Y. Kemal Beyatlı

Mercanım

Mercan: Sardunyamı geçen sene birçok fotoğrafta görmüştünüz. Ona “Mercanım” diyorum. Rengi, bana keyif veriyor. Sardunyalar, eski zamanlarda “nazara” karşı evlerde bulundurulan bitkilerdendir. Bu şiir de ona yakışıyor. Halim Yağcıoğlu’nun dizeleri…

Bir sardunya olmak isterdim şu dünyada

Kırıldıkça kırıldıkça yeşeren

Öylesine al al veren

Bir sardunya

Bir sardunya olmak isterdim

Bir avuç toprağım olsun ama benim olsun

İster bir saksıda ister dağda olsun

Yeter ki gönlüm rahat olsun.

Meneviş Güzel

Ortancalarım, nadide parçalarımdı. Çocuk gibi sevilmek, okşanmak isterlerdi. Her ısıya, rüzgara hele susuzluğa hiç gelemeyen çiçeklerimdi. Sevdikçe konuştukça coşar, çiçeklenirdi. Şimdi, sadece saksıları kaldı. Bir de bu şiiri buldum:

……

Yaz bitti

Öpüşlerinde ortancaların rengi

Kaldı avcumda gücenik bir

Seni sevdim çiçeği

İlhan Büyükcebeci

Tomurcuk

Diren Gülüm: Aynı benim gibi. Ne zaman üzülsem, o da küser. Ne zaman sevinsem –hali olmasa bile- bir yaprak açar. Beş senedir bana can yoldaşlığı yapıyor. Bu dizeler, Cemal Süreya’dan:

Gülün tam ortasında ağlıyorum

Her akşam sokak ortasında öldükçe

Önümü arkamı bilmiyorum

Azaldığını duyup duyup karanlıkta

Beni ayakta tutan gözlerinin.

Cemal Süreya

Sözün kısası:

Yetiştirilen ve emek verilen her şey çok özel ve güzeldir. Hem ruhunuzu, hem çevrenizi güzelliklerle besleyin ve kuşatın. Tüm çirkinliklere rağmen “umut” olun. Küçük bir adım atın. Bir çiçek yetiştirin. 

Öyle sessiz ve derinden sizi izleyecektir. Benim çiçeklerim gibi…

Zaman zaman enerjiniz düşse de sizi seven bir el tutacaktır. Her şey gönlünüzce olsun. Sevgilerimle.

 Not: Şiirler ve Orhan Veli Kanık ile Spring yazılı görsel alıntıdır.