Bahçeperim - Çay Bilgesi...



  Cemre suya düşünce; yeryüzünün yeniden doğuşunu kutluyoruz. Bahar Geldi! ‘diyoruz.  

kaynak:neseturkucuoglu.blogcu.com

 Antik Çağ da Cemre’nin düşmesi Persofone’un-yer altı tanrısı Hadesin eşi; annesinin yanına-yeryüzüne- gelebilmesidir.

  Bahar yağmurları da anne Tanrıça’nın kızına kavuşmadan önce ki özlem ve tereddütün gözyaşları olabilir mi?

resim kaynak:renklidergi.com

Ardından

Kavuşmanın kutsanması; adına anne yanına gelecek kızı için doğayı binbir çiçekle donatıp suları gürleştirir; güzelliklere güzellikler katarmış.

 İlkbahar geldiğinde hepimizde yenilenme ve umut çoğalıyor. Kalbimizin çarpışı değişiyor. Hormonlarımız yerinden oynuyor.. Aşk kapıyı aralıyor.. (Eros da belki saklandığı yerden çıkıyor.;) Sizi coşkulandıran duygular karşınızdaki-sevdiğinizi de-etkiliyorsa; Ne mutlu!

  Ya siz seviyorsanız o bunun değerini bilmiyorsa-tamam kabul ettim en ağırını söyledim- veya ikiniz de zorunluluktan ayrı düştüyseniz…

 Muhtemelen gece gündüz ağlarsınız…

  Aşklarımız, sevdiklerimize özlemlerimiz; bahar yağmurları gibi gizli köşelerde gözlerimizden boşanır.

 Geçmiş yüzyıllarda sevgililer birbirlerine ‘ne kadar çok sevdiklerini’ göstermek için gözyaşı şişeleri verirmiş. 

Resim:Aytaç Kurtuba

  Fotoğraf için Sevgili Aytaç Kutuba‘ya teşekkür ederim. Gözyaşı şişelerine sahip ünlülerden: Napolyon Bonaparte  olduğunu söylesem; şaşırır mıydınız?

                    Resim Kaynak:sametyildirirm.blogspot.com

 Mağrur kumandan bir kadının aşkına savaşlarda gözyaşı dökmeyi ve biriktirmeyi zayıflık görmemiş. Onların sayesinde hala biz kadınlar böyle adamların hayaline inanıyoruz.

  Kapanışımız Pablo Neruda ile: ’Bunca gün,ah bunca gün  görmeyi seni böyle kırılgan, böyle yakın nasıl öderim, neyle öderim?’ derken, acaba onun da bir gözyaşı şişesi var mıydı?

 Nisan yağmurları gibi özlemlerinize kavuşmanız dileğiyle...

                      

Aşk Aşk Bunca gün   Aşk   Uyandı kana  Pablo Neruda

Pa