Herşey:
Face sayfamda “İzmir Fuji Film Sokak Fotoğrafçılığı
WorkShop” etkinliğini görmemle başladı. Kızlara: “Gidelim mi?” dedim. Kızlar: “Canımız
sıkılır. Eee ne yapacağız?” İkiside,
mırın kırın yaptı. Ben de: Harika olacak. Fotoğraf çekeceğiz. Siz de çok
seveceksiniz.” dedim. Küçük Hanıma: “Sen de modelimiz olursun. Herkes seni
çeker.”
Onları ikna edecek, akıllarına soru işareti bırakacak -
eğlenceli bir deneyimi kaçıracağız.- her türlü atraksiyon cümleyi söylüyorum. Amacım,
onları “fotoğrafçılığa ısındırmaktı.”
Nedenide: Ne
zaman bir yere gitsek fotoğraf makinesini almaya kalksam; ikisi de koro
halinde: “Hayır, anne.” diyor. Tabi bu “e” kısmı epey uzun, tahmin edersiniz.
İçinizden “kızlarla anı yaşa.” deseniz de kimi anları
belgelemek gerekiyor. İleride, “bu yaz tatilinde işte ne eğlenmiştik.” duygusu
belleklerinde yer etsin.
Bayramın ikinci günü “Fuji Film İzmir Etkinliğine” gittik. Benim de ilk fotoğraf workshop
deneyimimdi. Aslında kızlardan da fazla meraklıyım.
Fujifilm’in binasına gittiğimizde, herkes merakla
sunumu bekliyordu. Bir kere daha şunu anladım: Her yaşın oyuncağı var.
Etkinlik Foto |
İzmir Koordinatörü Ediz Bey, Fuji Film ile ilgili
bilgiler verdi. Dikkatimi çeken nokta; Fuji’nin endoskobi tüplerindeki kamerayı
yapmasıydı. İnsanın içini görebilen bir lensi üretebildiğine göre fotoğraf
makinesinde de iddaalıydı. Ediz Bey’in elindeki verilerde; Fuji Film “aynasız
fotoğraf makinesi” kullanımında liderlikte yarışıyordu. Ediz Bey’in
anlatımından kısa notlar: Aynasız fotoğraf makinesinde; vizörden bakma
zorunluluğu bulunmuyor. Bana kalırsa, photoshop veya fotoğraf işleme
programlarıyla zaman kaybediliyor. Bu noktalarda, fotoğrafı hayatının merkezine
alan kişilere seslendi. Hayat akıp giderken içeride fotoğrafı işlemekten; biz o
anı kaybediyoruz.
Etkinlikte: Aynasız fotoğraf makineleri: Fujifilm X-T1
ile XE-2 makinelerinin nasıl kullanacağımızı gösterdi.
Ardından hepimiz makineleri alıp Kemeraltı foto
safarisine girdik. Küçük Hanım bile son dakikada “ben de makine istiyorum.”
diye tutturdu. Şansımıza tanıdığım fotoğrafçı arkadaşın yanında “SD Kart”
vardı. O da makine alabildi.
Küçük Hanım hem fotoğraf çekti; hem de ilk foto
modelliğini yaptı.
Şunu söyleyebilirim ki etkinliğe katılan herkes
çocuklar gibi şendi. Kemeraltı Şükran Otel’de kendimizi o kadar kaptırmışız ki
oteldeki müşterilerden birisi bizi uyardı. Hepimizin birden fısıldaşmaya
başlayıp arada kikirdeşmelerimiz de –okul zamanlarını- hatırlattı.
Hadi biz neler çekmişiz? Onlara bakalım.
Arım Balım Peteğim filminden bir replik kulağıma
çalındı. Arkadaş iyi de rol çalmış.
Eski Türk Filmlerinden |
- Alo.
Uluslararası mı? Oh! Sen misin Leyla? Süreyyada mı yanında? Necla damı sizinle?
Oraya mı geleyim? Paris’e mi?
Küçük Hanımın Karelerinden |
Küçük Hanım kendi gibi rengarenk kareleri çekmiş. Birazdan fark edeceksiniz ki biz tatile hiç
doyamamışız.
Patronun Karelerinden |
Patron’un gözünden ben.. Patron keyfine daha düşkün,
karavana bir de güneşlik, olur da patika yerlere gidemezsem diye bisiklet
almış. Boşuna patron demiyorum.
Perinin Karelerinden |
Peri’niz de eksik kalmadı. Alttaki baykuşlu gaz lambalı
fotoğraf; makinenin alameti farikası. Bir fotoğraf çekiyorsunuz, ardından
pozlama değerleriyle oynayıp üstüne ikinci fotoğrafı alıyorsunuz. Sizi, Harry Potter’in dünyasına götürdüm, di
mi? Bende de vosvos görüyorsunuz. . Küçük tatillere de razıyım. Minik kaçışlarla stres
atmak da hiç yoktan iyidir.
Şaka bir yana; elinize bir fırça, enstrüman ya da benim
gibi fotoğraf makinesi alın. Onların renklerine kendinizi bırakın. Dostluk,
aşk, macera ve yeniden öğrenmeye niyetlenin. Dünyayı ancak bu duygular
kurtaracak.
Fuji Film İzmir Koordinatörü Ediz Han Bey’e teşekkür
ederim. Keyifli bir gün yaşadık.
Yeni haftamız
iyi geçsin. Herkese sevgilerimle.
Not: Fotoğrafların hepsi bana aittir. Kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz. Etkinlik fotoğrafı Ediz Han Bey’indir.
Ne güzel bir etkinlikmiş bu, İstanbul'da da olur mu ki? Bir araştırayım ben de. Güzel iş çıkarmışsınız :)
YanıtlaSilSevgili Dilek evet oluyor. Ben çünkü kayıt olurken İstanbul diye de etkinlikleri vardı. Sevgilerimle.
SilEskiden eşim her ani fotoğraflamak istediğinde bana fenalık gelirdi, ki fotoğrafı çeken değil poz veren olduğum halde.Çocuklar da makinayı gorduklerinde şimdi Yandık derlerdi. Şimdi ise keske diyoruz daha çok cekseymisiz.
YanıtlaSilGüzel günler sizinle olsun, mutlu günler resimlerde olsun hep. Sevgiler..
Yeniden fotoğraf makinesini alıp çekmeye başlayın. Olmaz mı? :)
SilO etkinliği birkaçkez bende gördüm ama tarihleri hiç uymadı malesef. Eminim hoş olmuştur..
YanıtlaSilEvet macera iyiydi. :)
SilYazlıkta olmasaydık ben de katılmak istemiştim, umarım uygun bir tarihte tekrar edilir.Güzel bir etkinlik olmuş ve şu karamsar günlerde rengarenk fotoğraflar iyi geldi.Elinize sağlık.
YanıtlaSilYa bu etkinlik hemen yayılmalıı. Makineye dokunmak bile muhteşem. aa perimm bu arada ben Guguklu Saatten ninniler. blog adresini taşıdım artık burdayım http://fokbiyigii.blogspot.com.tr/
YanıtlaSilNe iyi yapmışsınız.
YanıtlaSilNe güzel bir etkinlik olmuş
YanıtlaSilÇok eğlenceli bir etkinlik olmuş sahi... Ne güzel bir deneyim :)
YanıtlaSilyeni keşfettim burayıı :D bende bekliyorum canım :)
YanıtlaSilha haaaa çok tatlııııı her şeeey :)
YanıtlaSilÇok keyifli bir etkinlik olmuş.Bursa da olursa mutlaka katılmak isterim.
YanıtlaSilSevgiler...
Bu arada her yaşın oyuncağı var gerçekten. Artık ben de fotoğraf çekmeye ve de cektirmeye bayılıyorum. Benim kızım da aynı. Eleştiriyorlar şurada güzel foto olur dediğimde ;)
YanıtlaSil